Bir pıhtı düştü aramıza.
Kan rengi hem de kandan.
An rengi belki zamandan.
Düşer düşmez, sesi irkiltti seni.
Önce dikeldin, sallandın ve döndün.
İşte o vakitti gözlerine kavuşmam.
Bakmakla görmek arası bakıyordun.
Bir angaryayı bitirmekle kaçmak arası.
Aldanmakla aldatmak arası.
Sevmekle aşk arası.
Olmakla ölmek arası.
Vuslat ile ayrılık arası.
Akışkanlık ile pıhtı arası.
Ha uzakmış ha yakın!
Rayihan gelir genzime kurulur.
İçremin, ruhumun denizleri kudurur.
Ey gecenin nemi!
Gecenin matemi!
Ellerin neden saçlarında?
Neden iyilikle şerri ayırır gibisin?
Hayr ile kötülük ayrıldıkça,
Arada düşen saçlar olsa da,
Ki bu, her şeyin bedeli.
Bakma güldüğüme.
İnanma seni sevmediğime.
Aldanma gündüzleri yürüdüğüme.
Geceler benimdir.
Geceler gizlidir.
Geceler sanadır.
Pinhan sana âşikârdır.
Pinhandır pıhtı.
Ellerin neden yorgun ey gecenin ardındaki ıslaklık?
Göğsün neden çorak?
Gözlerin neden pusludur?
Gülüşün neden tereddüt dolu?
Ruhundan acılı sesler mi geliyor?
Oysa ellerini kaldırman yeter, göstermen pıhtıyı, yeter,
tüm yeşilliklere.
Gökten bir pıhtı düştü aramıza.
Ne bileyim ölecek.
Ne bileyim can çekişmekte.
Ne bileyim eski bir acı gibi.
Büyüyen gözbebeklerin gibi.
Şebnemin bahtındaki tebessüm.
Oldukça her alışkanlık,
Olmadıkça belkiler,
Koşmadıkça uçurumun kenarından,
Koştukça dağın önünden,
Nereden bileceksin dağın ardındanki yılki atını.
Nereden bileceksin yarin göğsündeki beni.
Nereden bileceksin siyah teni.
Nereden bileceksin pıhtının sonunu.
Bir pıhtı düştü aramıza.
Tavandan kan damlıyor.
Bir pıhtı düştü aramıza.
Bedenin karşımda: Başsız.
Benliğin tavanda boğulmuş.
Tavandan kan damlıyor.
İçime kan damlıyor.
İçime kan doluyor.
Ruhum da boğuluyor.
Başka baharlara artık,
Başka pıhtılara.
*Yazan: A. Yığılı
kaleminize sağlık
BeğenBeğen